Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) 1967’de kuruldu. O zamana kadar tek işçi konfederasyonu olan Türk-İş’e karşı kısa zamanda, sendikal alanda geniş bir işçi mücadelesi örgütledi. Türkiye sosyalist hareketinin tarihinde politik ve ideolojik bir kırılmaya, dönüşüme yol açan 15-16 Haziran işçi eylemlerini örgütleyen de DİSK’ti. Bu dönemdeki DİSK işçiler, sendikacılar ve siyasiler kadar aydın ve yazarları, sosyalist öğrencileri, akademisyenleri de etkileyebilmiş, sosyal bir ilginin de odağı olmayı başarmıştı. DİSK, en geniş anlamıyla sol muhalefet blokunun önemli aktörlerinden biri olmuş, batılı örneklerin izdüşümünü arayan bakışların, karşılarında bulabilecekleri en parlak örnek olarak tarihe geçmiştir.
Süreyya Algül, DİSK (1967-1975)’te kuruluş ve gelişme yılları içinde Türkiye’nin en önemli sendikal deneyimini ele alıyor. Türk-İş’e karşı örgütlenme zorluklarını aşıp kitlelere ulaşan bir konfederasyonun tarihini anlatırken bir yandan DİSK’le siyasal partiler, kurumlar arasındaki ilişkileri inceleyerek, karşılıklı etkilenme süreçlerini analiz ediyor. Süreyya Algül, incelediği dönemde TİP, CHP ve TKP’nin politika ve manevralarında takip ettiği değişimler kadar DİSK’in bu siyasal kurumlardan ne kadar etkilendiğini de ortaya koyuyor; kurumlar kadar bireylerin rolüne, bireyler kadar politik süreçlerin belirleyiciliğine aynı şekilde önem veren bir bakış açısıyla kapsamlı bir tartışma sunuyor.