Yayın tarihi: 20 Mayıs 2018 - 15:54
Seçici Kurul 2018 Ödüllerinin Gerekçelerini Açıkladı

HALİT ÇELENK 2018 HUKUK ÖDÜLLERİ

SEÇİCİ KURUL AÇIKLAMASI

“Yaşamda ve hukukta devrimci duruşun, adaletsizliğe karşı mücadelenin simgelerinden olan” Halit Çelenk’in, “hukuk mücadelesi ve eserleri doğrultusunda, toplumsal ilişkiler ile hukuk arasında bağlantı kuran yayın, tez veya diğer eserlerin üretilmesini” teşvik etmek amacıyla 2015 yılında başlatılan Halit Çelenk Hukuk Ödülleri dördüncü yılında.

Gelenekselleşen ve ilgisi artan ödüller; toplumsal ilişkiler, üretim ilişkileri, bilim, siyaset, örgütlenme, yaşam ve devlet gibi farklı alanlar ile hukuk arasında bağlantı kuran, sınıfsal analizler yapan eserlerin buluştuğu ve desteklendiği bir üretim merkezine dönüşmeye başladı. Bu yönden, Halit Çelenk’in bütünsel yaşamıyla ve ideolojisiyle uyumlu, günceli değerlendiren eser üretimini destekleyen bir kurumsallaşmaya doğru gidildiğini söyleyebiliriz. 

Hukukçularla birlikte, farklı disiplinleri buluşturabilen; uzmanların, araştırmacıların, yazarların, akademisyenlerin ve öğrencilerin hukuk ve bilim dünyasına katkıda bulunduğu özgür bir üretim birlikteliğinden, daha uzun yıllar doyurucu eserlerin çıkacağı emareleri çok açık.

Gönderilen eserler için titiz bir okuma ve değerlendirme yapabilmek amacıyla bu yıl ön inceleme yöntemi uygulandı. Ön incelemede; geliştirilmeye ve ayrıntılandırılmaya ihtiyaç, biçimsel ve içeriksel eksiklik, fikirsel üretimden ziyade teorik ve uygulama derlemeleri, ders kitabı gibi niteliklerle birlikte başvuru koşullarına ve amacına uygunluk, amaç ve konu bütünselliği göz önünde bulunduruldu. “Halit Çelenk” duruşunun, salt hukukla ve hukuk tekniğiyle ilişkilendirilmesinin eksik olacağı tartışma götürmez.      

Buna göre 15 eserin 11’i esas inceleme ve değerlendirmeye alındı.

Bu eserler, makale, rapor, yüksek lisans tezi, doktora tezi olarak tasnif edildi.

Eser çeşitliliği, Halit Çelenk yaşamının çok yönlülüğünü tanımlama bakımından, ilk üç yılda olduğu gibi bu yıl da çok anlamlı. Katılan tüm eser sahiplerine, emekleri ve duyarlılıkları için siz değerli konuklarımızın önünde hem Çelenk ailesi hem de Seçici ve Düzenleyici Kurul adına teşekkürlerimizi iletiyoruz. Bu teşekkürümüzün, emek sevdalısı değerli Halit Çelenk’in üretkenliği, ruhu, sevecenliği, dostluğu ve samimiyetiyle dolu olduğunu özellikle vurgulamak isteriz.  

Birbirinden farklı ve anlamlı bu eserlerin, Halit Çelenk Ödülleri’ne sunulmakla zaten değerli olduklarında kuşku yok. 

Bu yıl “akademik destek” ve “birincilik” olmak üzere iki kategoride ödül verilmesi kararlaştırıldı.

Bilindiği gibi “akademik destek ödüller”i geçen yıl ödül kategorileri arasında yerini aldı. Bu kategoriyi açma, titiz ve bütünsel bir çalışma yöntemiyle hazırlanan, akademik alanda tez hocaları ve jüri tarafından incelenip değerlendirilen eserlerin makale, deneme ya da kitap türlü eserlerle bir yarışa sokulmaması gereğinden, eser sahipleri arasında eşitsizliği giderme gereğinden doğdu.  

Akademik destek ödülleri aynı zamanda, Türkiye’de akla, bilime, akademiye ve akademisyene yönelik ağır baskı ve saldırıların; daha da önemlisi bilim insanlarını bilim yuvalarından keyfice uzaklaştırmanın Halit Çelenk adına yanıtı olarak düşünüldü. Bir başka amaç da akademik alanda sayıları oldukça azalan, baskı altında unutturulmaya çalışılan Marksist bakışın teşvik edilmesi… Düzen akademisinin düzenle sınırlı, kısır, sözde bilimsel çalışmalarından kurtulmak için öğrencilerimiz kadar akademisyenlerimize de önemli sorumluluk düşüyor.

Bu yılın bir başka özelliği ise Türkiye’nin içinde bulunduğu somut durumun analizini yaparak tarihsel kayıt altına alan bir esere “seçici kurul özel ödülü” verilmesi oldu.

Seçici Kurul, İngilizce eserlerin Türkçe olarak okuyucuya sunulmasını ayrıca tavsiye etmekte. Bir tavsiye de tez sahiplerine olacak… Doğrudan tezlerle başvurma yerine tezlerden üretilen makalelerle başvurma üremi de zenginleştirecektir.  

Seçici Kurul üyeleri tarafından tek tek yapılan değerlendirmeler sonucunda, 1 esere “seçici kurul özel ödülü”; 4 esere, sıralama yapılmaksızın “akademik destek ödülü” verilmesi kararlaştırıldı. Birincilik ödülü ise geçen yıl olduğu gibi iki esere paylaştırıldı.

SEÇİCİ KURUL ÖZEL ÖDÜLÜ

İsmet Akça, Süreyya Algül, Hülya Dinçer, Erhan Keleşoğlu, Barış Alp Özden’den oluşan toplu başvuru: “OHAL KHK’lerinin Yasal Mevzuat Üzerindeki Etkileri” konulu rapor… Türkiye 21 Temmuz 2016’dan bu yana OHAL düzeninde yaşıyor. Bugüne kadar 31 adet OHAL KHK’si yayımlandı. Bu KHK’lerle hem OHAL süresini hem de OHAL’in gerekli kıldığı konuları aşan yüzlerce yasaya el atıldı. Ve Anayasa Mahkemesi kendi kararını yok sayarak OHAL KHK’leri denetiminden kaçındı. Dahası, temel insan hakları yok sayılarak, “masumiyet karinesi” çiğnenerek on binlerce çalışan işinden, mesleğinden, haklarından mahrum bırakıldı; eğitim yerleri, sağlık yerleri, işyerleri, dernekler kapatıldı, malvarlıklarına el konuldu. OHAL KHK’leri, bir yandan OHAL’in anayasal sınırları içinde hukuksuzluk yaratırken daha geniş olarak da tüm hukuk sisteminde hukuksuzluk yarattı ve ne yazık ki bu katmerli hukuksuzluk yine hukuksuz olarak yasalaştı; 31 KHK yerini 31 yasaya bıraktı, OHAL hukuksuzluğu OHAL ötesi döneme de yayıldı.     

Toplu çalışmanın ürünü olan eser sahipleri de OHAL mağdurları arasında. Rapor, 2010 Anayasa değişikliğini takip eden yıllarda inşa edilen “Yeni Türkiye” tablosunun OHAL dönemi ile iyice belirginleşen dökümünü sunmuş olmak ve “hukuk” kılıfıyla yaratılan hukuksuzlukların ayrıntılı dökümünü yapmakla özel ödüle değer bulundu.

 

AKADEMİK DESTEK ÖDÜLLERİ

1- Irmak Erdoğan: “2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu Kapsamında Direnme Suçu” konulu yüksek lisans tezi…

Tez, toplumsal haklardan olan toplantı ve gösteri yürüyüşlerini hem toplumsal hem de hukuksal yönlerden çok yönlü incelerken bir yandan evrensel direnme hakkına diğer yandan da hakkın hukuk ve uygulamayla nasıl engellendiğine değinmekle, kavramlar üzerindeki titizliğiyle, geleceğe de uzanan önemli bir konuyu -direnme hakkından tamamıyla farklı olan “direnme suçu”na kapsamlı yer ayırsa da- bütünsel olarak incelemekle akademik destek ödülüne değer bulundu. 

2- Işıl Nur Kurnaz: “Türk Hukukunda Kolektif Sosyal Haklar: 1961 Anayasası’ndan 1982’ye Sendikal Haklar” konulu yüksek lisans tezi…

İlham kaynağını “Halit Çelenk ve onun 12 Eylül ve Hukuk kitabı”ndan alan tez, hukukun insan mücadelelerine dayandığını yazmak için onun sınıf mücadeleleri tarihine bakmak gerektiğini göstermesi, ortak mücadeleler içinde sınırlı da olsa sendikal haklardan sızan insan ve emek mücadelesini odağına alması, konuyu 1961 ve 1982 arasındaki anayasal düzlemde incelemesi, işçi sınıfının haklarının hukukla güvence altına alınmasına rağmen yine hukukla budanmasını vurgulaması nedenleriyle akademik destek ödülüne değer bulundu.

3- Melih Yeşilbağ: “Hegemonyanın Harcı: AKP Döneminde İnşaata Dayalı Birikim” konulu doktora tezi…

Tez, Türkiye siyasetini anlamak için oldukça önemli ve pek irdelenmemiş bir konuda yürütülmüş özgün bir çalışma olarak ilgi çekici olması; AKP’li yıllarda hem Türkiye kapitalizmin gelişim ve yozlaşma süreçlerine hem de iktidar partisinin sınıf ittifaklarına  belirleyici katkılar yapmış olan inşaat sektörünün kapsamlı, özgün bulgular ve çözümlemeler de içeren  bir incelemesini yapması; hegemonyanın harcı olarak inşaata dayalı birikimin AKP hukukuyla nasıl beslendiğinin vurgulanması; hukukun ekonomi politik ve üretim ilişkileri, siyaset ve hegemonya ile nasıl iç içe olduğunun, devletin düzenleyici mekanizmalarında hukukun yerinin yerli yerince incelenmesi, hukukun kökeninin ekonomi politiğin içerisinde olduğunun içinde yaşadığımız dönem üzerinden örneklenmesi nedenleriyle akademik destek ödülüne değer bulundu.

4- Zeynep Ağdemir: “Vergi, Sınıf ve İsyan: 16.-18. Yüzyıllarda İngiltere, Fransa ve Osmanlı İmparatorluğu’nda Vergi İsyanları” konulu doktora tezi…

Tez, üç devletin üç yüzyıllık vergilendirme yöntemlerini hem vergi isyanları hem de sınıfsal analizle kapsamlı, titiz bir incelemeye tutma; verginin tarihsel yapısı ile gelirin yeniden dağılımı ve birikim süreçleri arasında bağlantı kurma, özgün ve ustalıklı bir eser yaratma, sınıf mücadeleleri tarihine ışık tutma ve günümüz vergilendirmelerinde sınıfsallık çalışmalarına ışık tutacak başlıkları gösterme ve yeni çalışmaları bu yönde teşvik etme nedenleriyle akademik destek ödülüne değer bulundu.

 

BİRİNCİLİK ÖDÜLLERİ

1- Mehmet Murat Öngel: “Anayasa’nın Eksiksiz, Tastamam Uygulanması: Türkiye İşçi Partisi’nin Anayasa Mahkemesi’nde Açtığı İptal Davaları (1963 – 1971)” konulu makale…

Makale, siyasi parti-sınıf ilişkileri bağlamında temsil meselesinden hareketle Türkiye İşçi Partisi siyasetini yasama ve yargı boyutlarıyla irdeleyişiyle,  özgün bir dönemi ve bu dönem içinde özgün bir parti deneyini anlatmasıyla, hem parlamenter sistemde düzen içinde boğulup kalınmadan siyaset yapılıp mücadele edilebileceğini hem de kurum ve kuralların sınıfsal olarak nasıl zorlanabileceğini örneklemesi yönlerinden önemli bulundu. Aynı zamanda dünyaya hukuktan değil, hukuka dünyadan bakmanın pratiğini de göstermesi; kaba bir envanter tablosunda kalmayarak analitik incelemeye girmesi, siyasi partilerin Anayasa Mahkemesi’ne açtıkları iptal davalarının sınıfsal yanı da olduğu iddiasını somutlamak amacıyla ele alınan TİP örneği ile özgün bir çalışma olması, iptal davası dilekçeleri üzerinden çeşitli inceltmelere girişmesi, davaların açılmasında egemen olan bakışı ve yorumu vurgulaması,  TİP iptal davası dilekçelerinin yalnızca yasalara değil anayasal yorum tekniğine de katkıda bulunmasına yaptığı katkıyı işaret etmesi nedenleriyle Halit Çelenk ödülünün amacına uygun olarak birincilik ödülüne değer bulundu. Anayasa Mahkemesi karar gerekçeleri ve sonuçlarına girmeden yapılan çalışma, kararları inceleyecek olanlara ve yeni çalışmalara da sınıfsal ışık tutacak, örnek teşkil edecek güce sahip.   

2- Özge Demir: “Uygulamada Cumhurbaşkanına Hakaret suçu” konulu makale…

Makale, siyasal mücadele ve düşünceyi açıklama dahil birçok hakkı yakından ilgilendiren, güncel aynı zamanda da sorunlu ve sancılı bir konuyu çok yönlü incelemesi, teori-pratik birlikteliğini sergilemesi; egemen gücün baskı aracı olan hukukun siyasete hizmette nasıl kılıktan kılığa sokulabileceğini, zamana ve olaya göre nasıl keyfi olarak kullanılabileceğini, yargı tarafından nasıl farklı yorumlara taşınabileceğini, buna karşın savunma hakkının ne kadar önemli olduğunu göstermesi ve içerik zenginliği nedenleriyle Halit Çelenk ödülünün amacına uygun olarak birincilik ödülüne değer bulundu.

***

Halit Çelenk ödülleri için artık geleneksel hale gelen sanatsal heykelcik yine ödül sahipleriyle buluşacak.

Seçici ve Düzenleyici Kurul’un birincilik ödülü alan eser sahiplerinden özel talebini sizlerle paylaşmak istiyoruz. Mehmet Murat Öngel’den, ele aldığı konunun devamı niteliğinde olmak üzere ilgili Anayasa Mahkemesi kararları üzerinde de çalışmasını çalışma bekliyoruz. Özge Demir’den de makale konusu devam ettiğinden güncellemesini bekliyoruz.

Işıl Nur Kurnaz ile Melih Yeşilbağ’dan da Türkçe olmayan eserlerinin Türkçeye kazandırılmasını bekliyoruz. Bu talep aslında Halit Çelenk Hukuk Ödüllerine gönderilecek eserler için genel bir temenniyi de içeriyor.

Halit Çelenk için gelecek yıllarda da bir araya gelmeye, üretilmiş ve üretilecek birçok eseri, Halit Çelenk aracılığıyla halkla buluşturmaya, siz Halit Çelenk dostlarıyla birlikte devam edeceğiz. Birçok yeni eserle 2019 Halit Çelenk Hukuk Ödülleri töreninde buluşmak üzere…